Entegre Raporlama Derneği Türkiye “İklim Kanun Teklifi” Webinarı 20 Mart’ta gerçekleşti.

İklim değişikliğiyle mücadelede önemli bir dönüm noktası olacak İklim Kanunu Teklifi, Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı tarafından Türkiye Büyük Millet Meclisi’ne sunuldu. Çevre sorunlarına çözüm bulmak amacıyla hazırlanan teklif, Emisyon Ticaret Sistemi (ETS) ve Sınırda Karbon Düzenleme Mekanizması (SKDM) gibi düzenlemeleri içeriyor.

Ülkemizin bütün kurumları, yerel yönetimler ve toplum olarak daha temiz, daha yaşanılabilir bir dünya için ortak hareket etmek durumunda olduğumuzu belirten Prof. Dr. Halil Hasar’ın konuşmasından öne çıkan başlıklar:

• Kanun teklifinde “Yeşil Büyüme” kavramına özel önem verilmektedir. Bu sürecin kalkınma hamlesi olarak görülmesi gerekmektedir. Öncelikli olarak yüksek emisyonlu sektörlerde daha temiz üretim mekanizmalarının sağlanması hedeflenmektedir.
• ETS sürecinin altyapısı hazır olup, 2025 yılı içinde ETS’nin uygulanmaya başlanması hedeflenmektedir. Kanunla birlikte ETS gelirlerinin tamamının yeşil dönüşüm yatırımlarında kullanılması da hedeflenmektedir. Buna paralel olarak ikincil mevzuat hazırlıkları, yönetmelik ve teşvik sistemleri üzerinde çalışmalar devam etmektedir. Hibeler ve çeşitli kredi imkanları için hazırlıklar sürmektedir. Özellikle AR-GE projelerine yönelik teşvikler planlanmaktadır.
• Türkiye, sürdürülebilir fonlar, ESG kriterleri ve çok taraflı bankalar açısından yatırım yapılabilir bir ülke konumundadır. Ulusal ve uluslararası düzeyde çevresel ve sürdürülebilir yatırımların kanıtlanması için “Yeşil Taksonomi” kullanılacaktır.
• İklim Kanun Teklifi ile kamu kurumlarında ve şirketler bazında raporlama süreçleri daha da önem kazanacaktır. Özellikle ürün bazlı emisyon yoğunluk sisteminin başlatılması, şirketler için kapsamlı raporlamaları zorunlu hale getirecektir.
• Sanayiden kaynaklanan yıllık emisyonların yaklaşık %50’si yalnızca 800 tesisten gelmekte ve bu veriler doğrulanmış şekilde izlenmektedir. Bu noktada sera gazı doğrulayıcı kuruluşlar, emisyon raporlamalarının güvenilirliğini sağlamak açısından kritik bir rol üstlenmektedir.
• Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı, adil geçiş süreci kapsamında çalışmalarını yürütmektedir. Alt çalışma grupları oluşturularak sektörel değerlendirmeler yapılmaktadır.
• Kanun, organik tarımı teşvik etmekte, yeraltı ve yüzeysel su kaynaklarının korunmasını zorunlu kılmakta, toplumu iklime dirençli hale getirecek politikaları desteklemektedir.
• Kanun teklifiyle birlikte, ulusal ve uluslararası düzeyde iklim bilincinin artırılması hedeflenmektedir. İlkokuldan yüksek öğrenime kadar her aşamada iklim alanında bilinçlendirme faaliyetleri planlanacaktır.