Entegre Raporlama Türkiye

E-Bülten (Haziran Sayısı)
Başkan'ın Mesajı

Değerli Üyelerimiz,

Sınıflandırma bilimi ve pratiği olarak tanımlanan taksonomi günlük hayatımızda sıklıkla tekrarladığımız bir kelime olarak yerini aldı. Yunanca düzen anlamına gelen taxis ve kanun anlamına gelen nomos kelimelerinin birleşiminden türeyen kelime, bilginin hiyerarşik olarak ve belirli bir sistem çerçevesinde sınıflandırılması ve sınıfsal bağlarla organize edilmesi anlamına geliyor ve bilgi mimarisinin temel bileşenlerinden birini oluşturuyor.

Taksonomi tüm dünyada, uzun süredir sürdürülebilir finans regülasyonlarının odağında yer alıyor. G20 üye ülkeleri ve gelişmekte olan 13 ekonominin de dahil olduğu 35 ekonomi, sürdürülebilir finans düzenlemelerini takip eden UNCTAD GSFO verilerine göre, küresel GSYİH'nın yüzde 93'ünü temsil eden 35 ekonomi, 2022 yılında 388 adet sürdürülebilir finans düzenlemesini uygulamaya aldı. Sürdürülebilir finansta tüm politika alanlarında önemli ilerleme kaydedilirken bu düzenlemelerin özellikle taksonomi geliştirmeye odaklandığı görülüyor. Sustainable Fitch'in verilerine göre ise Mart 2024 itibarıyla 12 ekonomi ulusal taksonomiyi benimserken, 21 ulusal taksonomi geliştirme aşamasındadır.

Türkiye'de ulusal taksonomi üzerinde çalışan ülkeler arasında yer alıyor. Türkiye’de taksonomi çalışmaları Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Başkanlığı tarafından yürütülüyor. Ulusal Yeşil Taksonomi çerçevesinde yapılan çalışmaların değerlendirilmesi, uygulama yol haritası oluşturulması ve iklim finansmanına yönelik hususların çalışılması amacıyla kurulan “İklim Finansmanı Çalışma Grubu”, ilk toplantısını gerçekleştirdi. Teknik toplantılar yapılarak Ulusal Yeşil Taksonomi Yönetmeliği Taslağı hazırlanması süreci devam ediyor.

Finans kurumları, borsalar ve kurumsal yatırımcılar da dahil olmak üzere sürdürülebilir finans ekosisteminin oyuncuları, sürdürülebilirlik risklerinin ve fırsatlarının önemini fark etmiş durumdalar. Sürdürülebilir finans ekosisteminin artık "neden" aşamasından "nasıl" aşamasına geçtiğini görüyoruz. Bu noktada, Avrupa Birliği taksonomisi başta olmak üzere ulusal taksonomiler ve Uluslararası Sürdürülebilirlik Standartları Kurulu (ISSB) tarafından belirlenen standartlar gibi düzenleme ve standartlar, gereksinimleri standartlaştırılmış ve karşılaştırılabilir verilerin geliştirilmesinde ve piyasaya olan güvenin artmasında önemli bir rol oynayacak.

Zira uzun vadede sorunların önlenmesinde düzenlemeler, çerçeveler ve standartlar büyük önem taşıyor. Ülkelerin sadece hedefleri tutturmanın ve düzenlemelere uymanın ötesine geçen etki odaklı yaklaşımları benimsemeleri için hızla ulusal taksonomilerini ve standartlarını geliştirmeleri gerekiyor. Sürdürülebilirlik ekosistemindeki tüm paydaşların konunun gelişimini yakından takip etmeleri ve ekosistemin gelişimi için iş birliği yapmaları büyük önem taşıyor. Çatı kuruluşumuz olan IFRS Vakfı’nın bu yöndeki güçlü iş birlikleri kurma çabaları sürdürülebilirlik ekosisteminin güçlenmesi ve gelişimi için önemli fırsatlar sunuyor.

İlk Yıl Dönümü Dileği: “Birlikte Çalışabilirlik”

Uluslararası Finansal Raporlama Standartları (IFRS) Vakfı, Uluslararası Muhasebe Standartları Kurulu (IASB) ve Uluslararası Sürdürülebilirlik Standartları Kurulu (ISSB)’ye ilişkin önemli gelişmeleri aktarmak, geri bildirimleri toplamak ve gelecek yol haritasını belirlemek üzere her yıl düzenlediği konferansta ekosistemin tüm paydaşları ile bir araya geliyor. Bu yıl, 24-25 Haziran tarihlerinde Londra'da düzenlenen, bizim de Entegre Raporlama Derneği (ERTA) üyelerimizle birlikte Türkiye’yi temsilen katıldığımız IFRS 2024 yılı Konferansı, yeni gelişmeleri takip ettiğimiz, ülkemizdeki çalışmaları aktarmak ve güçlü iş birlikleri geliştirmek için fırsat yarattığımız verimli bir toplantı oldu.

IFRS Vakfı’nın dünyada bir ilke imza atarak, ISSB Standartları IFRS S1 ve S2’yi duyurmasının birinci yıl dönümünün de kutlandığı konferansta, sadece bir yıl içerisinde sürdürülebilirlik bilgilerinin temelinin oluşturulması ve yaygınlaştırılması için “iş birlikleri” ve “birlikte çalışabilirlik” konularında yaşanan önemli ve tarihi gelişime tanık olduk. 25 Haziran’da Londra Menkul Kıymetler Borsası’nda Uluslararası Sürdürülebilirlik Standartları Kurulu (ISSB) Başkan Yardımcısı Sue Lloyd ve Londra Menkul Kıymetler Borsası Grubu CEO'su David Schwimmer’in açılışını yaptığı etkinlikte, regülatör, yatırımcılar, sürdürülebilirlik liderleri ve şirketlerin de yer aldığı standartların ilk doğum gününü kutlaması geniş paydaş katılımı ile gerçekleşti.

Bu önemli etkinlikte, finansal raporlama ve sürdürülebilirlik standartları konularında dünya genelindeki en son gelişmeler ve trendler ele alındı. Katıldığımız sunum ve panellerde, Türkiye'nin sürdürülebilirlik raporlama standartlarına ilişkin deneyimlerini ve bu alandaki yenilikçi yaklaşımlarını paylaşma fırsatı bulduk. Ayrıca, diğer ülkelerden gelen uzmanlarla fikir alışverişinde bulunarak, küresel sürdürülebilirlik uygulamalarının Türkiye'de nasıl daha etkili bir şekilde uygulanabileceğine dair stratejik öneriler de sunduk. Bu katılımımız, sürdürülebilirlik çalışmalarımızın uluslararası platformda tanınmasına ve Türkiye'nin sürdürülebilirlik alanındaki rolünün güçlenmesine önemli katkılar sağladı.

Birlikte çalışabilirlik konusunda çok daha proaktif bir yaklaşım benimsenmeli

Şüphesiz, konferansın öne çıkan en önemli gündem maddesi “Birlikte Çalışabilirlik” oldu. Bu gündem maddesine ilişkin önemli açıklamalara şahit olduğumuz etkinlikte birlikte çalışabilirlik konusunda çok daha proaktif bir yaklaşım benimsenmesi gerektiğinin altı bir kez daha çizildi. ISSB ile küresel raporlama ekosistemi içerisindeki aktörler arasında kurulan stratejik iş birliklerine ilişkin önemli gelişmeleri paylaşan ISSB Başkanı Emmanuel Faber konuşmasında, üzerlerinde çok büyük bir sorumluluk olduğunun farkında olduklarını ve düzenleyicileri hayal kırıklığına uğratma lüksleri olmadığının özellikle altını çizdi.

Zira ISSB, global standartlarının kullanımına yönelik adımları desteklemek için Uluslararası Menkul Kıymetler Komisyonları Örgütü  (IOSCO) de dahil olmak üzere doğrudan yargı alanlarının düzenleyicileri ile yakın bir şekilde çalışıyor. 20'den fazla yargı alanı, ISSB Standartlarını kendi yasal veya düzenleyici çerçevelerinde kullanmaya karar vermiş durumda veya bu yönde adımlar atıyor. Bu yargı alanları birlikte, küresel gayri safi yurtiçi hasılanın (GSYH) yaklaşık %55'ini ve küresel piyasa kapitalizasyonunun %40'ından fazlasını oluşturuyor.

Birlikte çalışabilirlik: Atılan adımlar ve gelecek yol haritası

IFRS S1 ve S2’nin uygulamasını desteklemenin temel öncelik olduğunun vurgulandığı konferansta, ilk etapta şirketlerin geçiş planlamasına zorunlu katılımlarını sağlamak yerine, şirketlerin sahip olduğu veriler hakkında yüksek kalitede faydalı bilgilerin sağlanması amaçlanıyor. Bunun için ilgili paydaşlarla kurulacak güçlü iş birlikleri ve birlikte çalışabilmek kaçınılmaz bir gereklilik. Bu noktada atılan adımlar ve gelecek yol haritasına ilişkin öne çıkan başlıklar özetle şu şekilde:

*ISSB Standartları ile ESRS Standartlarının haritalandırma çalışması önemli bir rehber sunuyor - IFRS Vakfı ve EFRAG tarafından yayımlanan, ISSB standartları ile Avrupa Sürdürülebilirlik Raporlama Standartları (ESRS) arasında sağlanan yüksek düzeyde uyumu ve her iki standart setinin nasıl uygulayabileceğini gösteren çalışmanın, ilgili taraflar için başucu dokümanı olması bekleniyor.

*ISSB ve GRI’nın standartların uyumlaştırılmasına yönelik taahhüdü, hedeflenen küresel standartlaşma için önemli bir adım - Hem tematik hem de sektör bazlı standartların oluşturulması noktasında ortak açıklamaları birlikte belirlemeyi ve uyumlaştırma taahhüdü, daha geniş bir paydaş yelpazesinin bilgi ihtiyaçlarını karşılamanın yanı sıra şirketler için sorunsuz, küresel ve kapsamlı bir sürdürülebilirlik raporlama sisteminin sağlanmasını destekleyecek.

*İklim beyanı için IFRS S2 ile tam uyumlu CDP anketi temel dayanak noktası olacak - Büyük şirketlerin karbon salınımları hakkında bilgi toplamak ve bu bilgilerin sonuçlarını paylaşmak için faaliyet gösteren CDP ile 4 Haziran’da kurulan ortaklık doğrultusunda yeni platformunu 75.000 kuruluşa açan CDP'nin 2024 anketi, iklim beyanı için temel dayanak noktası olacak.

*IFRS Vakfı ve GHG Protokolü arasında imzalanan protokol, Kapsam 3 emisyonlarının ölçümü ve raporlanması için sağlam bir temel sunuyor - Sera gazı emisyonlarının ölçümünde dünya çapında yaygın olarak kullanılan Sera Gazı (GHG) Protokolü Kurumsal Standardı (2004) ve Kurumsal Değer Zinciri Standardı (2011) ile IFRS S2’nin uyumu sermaye piyasalarının ihtiyaç duyduğu nitelikli bilginin üretilmesi için önemli bir adım.

*IFRS Vakfı, TPT tarafından geliştirilen materyallerin sorumluluğunu üstleneceğini açıkladı - Glasgow Net Sıfır Finans İttifakı (GFANZ)’nda tanımlanan bileşenlere dayanan Geçiş Planı Görev Gücü (TPT) tarafından geliştirilen materyallerin sorumluluğunu üstleneceğini açıklayan IFRS Vakfı, bu materyallerin IFRS Sürdürülebilirlik Bilgi Merkezi'nde yer alacağı ve materyallerin küresel uygulanabilirliği sağlayacak şekilde uyarlanarak, S2'nin gerekliliklerine tam uyumluluk sağlayacak eğitim dokümanlarının geliştirilmesinin planlandığını paylaştı.

Küresel kararlılık bu yolculuktaki en büyük gücümüz olacak

Finansal raporlama ve sürdürülebilirlik standartları konularında dünya genelindeki en son gelişmeler ve trendlerin ele alındığı konferansta, Türkiye'nin sürdürülebilirlik raporlama standartlarına ilişkin deneyimlerini ve bu alandaki yenilikçi yaklaşımlarını paylaşma fırsatı bularak diğer ülkelerden gelen profesyoneller ve uzmanlarla, küresel sürdürülebilirlik uygulamalarının Türkiye'de nasıl daha etkili bir şekilde uygulanabileceğine dair stratejik konuları masaya yatırdık. Küresel sürdürülebilirlik ekosistemindeki gelişmelerin önümüzdeki dönemde hızlanarak devam edeceğinin çok açıkça görüldüğü konferansta, sürdürülebilirlik raporlama standartlarını geliştirmeye yönelik küresel kararlılığa tanık olmak özellikle çok etkileyiciydi. Zira küresel kararlılık bu yolculuktaki en büyük gücümüz olacak.

Türkiye, oyunun kurallarını belirlemekte kararlı

Bir önceki bültenimizde paylaştığımız gelişmelerin ardından regülatör tarafından önemli yasal mevzuat düzenlemeleri gündeme geldi. Bu gelişmelerden ilki “Bağımsız Denetim Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik Taslağı”nı kamuoyu ile paylaşarak, ilgili dokümana görüş sürecini başlattığını duyurulması oldu. Konuya ilişkin olarak, “Bağımsız Denetim Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik Taslağı Karşılaştırma Cetveli” de ayrıca paylaşıldı.

KGK Bağımsız Denetime Tabi Olacak Şirketlerin Belirlenmesine Dair Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi'nde değişiklik yaptı. 06.04.2024 tarihli ve 32512 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan 8313 sayılı Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi ile Bağımsız Denetime tabi olma kriterleri yeniden belirlendi. Bu değişiklikler Avrupa Birliği düzenlemelerine uyum ve gelen talepler doğrultusunda yapıldı ve 1/1/2024 tarihinde veya sonrasında başlayan hesap dönemlerinde uygulanmak üzere yayımı tarihinde yürürlüğe girdi.

Bağımsız Denetime Tabi Olacak Şirketlerin Belirlenmesine Dair Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi'nde yapılan değişiklikler ile Türk şirketlerinin daha şeffaf ve güvenilir bir yatırım ortamına katkı sağlamaları amaçlanıyor. Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi ile belirlenen şirketler, 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu uyarınca, finansal tablolarının ilgili finansal raporlama çerçevesine uygunluğunu sağlamak amacıyla bağımsız denetime tabi tutuluyor. Bu denetimler, yatırımcıların ve diğer paydaşların daha sağlıklı karar vermelerini sağlıyor.

KGK, “TSRS 2 İklimle ilgili Açıklamaların Sektör Bazlı Uygulanmasına ilişkin Rehber” taslağını yayımladı. Sektör bazlı bu rehber, Uluslararası Sürdürülebilirlik Standartları Kurulu (ISBB) yapısı içerisine konsolidasyonu yapılan Sürdürülebilirlik Muhasebe Standartları Kurulu’nun (SASB) sektör spesifik standartlarından yola çıkılarak hazırlandı.

Bir diğer gelişme ise KGK’nın Kurumsal sürdürülebilirlik raporlamalarının ve denetimlerinin kalitesini ve güvenilirliğini artırmak amacıyla işletmeler ve raporlamayla ilgili kuruluşlar bünyesinde “yeşil yakalı” kapasitesini oluşturmak için bir dizi düzenleme yapması oldu. 4 Haziran 2024 tarihli Resmî Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren Kurumsal Sürdürülebilirlik Raporlaması Eğitimlerine İlişkin Usul ve Esaslar’ düzenlemesine göre; KGK Kurumsal Sürdürülebilirlik Raporlama Uzmanlığı adı altında bir meslek tanımlandı, bu uzmanların yetişmesi için eğitimleri verecek kurumların koşullarını belirledi ve eğitimin ardından sınavların KGK tarafından yapılacağını paylaştı. KGK ek olarak 16 Haziran 2024 tarihinde yayımladığı “Sürdürülebilirlik Denetçiliği Sınavının Konularına İlişkin Duyuru”da sürdürülebilirlik denetçisi olacak kişilerin sahip olması gereken nitelikleri, sınava tabi konuları ve sınav için gereklilikleri kamuoyuyla paylaştı.

ERTA olarak bu yolculukta üyelerimizle birlikte kararlılıkta çalışmaya devam ediyoruz

-ERTA Sürdürülebilirlik Güvence- Denetim Rehberi Lansmanını gerçekleştirdik

Şirketlere raporlamada güvence denetimine ilişkin yol haritası oluşturmak ve şirketlerin entegre ve sürdürülebilirlik raporlama süreçlerini etkin bir şekilde yönetmelerine rehberlik etmek amacıyla "Sürdürülebilirlik Güvence - Denetim Rehberi"ni yayımladık. Rehberin tanıtımı kapsamında düzenlenen etkinliğe, Kamu Gözetim, Muhasebe ve Denetim Standartları Kurumu (KGK) Başkanı Dr. Hasan Özçelik, ilgili kamu kurumları, özel sektör ve denetim şirketlerinin üst düzey yöneticileri katıldı.

ERTA Global İlişkiler ve Mevzuat Çalışma Komitesi çalışmalarının bir ürünü olarak, tüm kurumlar için yön gösterici temel başvuru kaynağı kazandırmak amacıyla geliştirilen Rehber, ERTA üyesi denetim şirketleri; Centrum Türkiye, Deloitte Türkiye, EY Türkiye, Forvis Mazars Türkiye, KPMG Türkiye ve PwC Türkiye şirketlerinin ortak çalışması olarak hazırlandı.

"Sürdürülebilirlik Güvence - Denetim Rehberi" Türkiye’de denetim şirketlerini ortak bir çalışma için bir araya getiren ilk doküman olma özelliğini taşıyor. Bağımsız güvence denetimlerinin önemini vurgulayan ve şirketlerin sürdürülebilirlik performansını nasıl iyileştirebileceklerini ele alan rehber, Birleşmiş Milletler Sürdürülebilir Kalkınma Hedefleri'nin (SKH) son maddesi olan SKH 17'nin gerekliliklerine doğrudan katkı sağlamayı amaçlıyor.

Rehber, Güvence Denetimi sürecini kapsamlı şekilde mercek altına alıyor

“Sürdürülebilirlik Güvence - Denetim Rehberi” raporlama standartlarını, güvencenin önemini, şirketler, denetçiler ve paydaşların sorumluluklarını, yönetimin süreçlerdeki kritik rolünü ve süreçte uyulması gereken standartları mercek altına alıyor. Önemlilik analizi, denetim kapsamı, sürecin risk kontrol haritası, planlama, yürütme, kanıtların elde edilmesi ve sonucun oluşturulma süreçlerini derinlemesine ele alarak karar vericilere kılavuzluk ediyor. Rehberde yer alan sektör bazlı örnekler ise ortaya çıkan zorluklar ve çözüm yollarıyla ilgili bilgi içererek pratikte oluşabilecek sorunların önüne geçmeyi amaçlıyor.

-Yeni üyelerimizle birlikte çalışma komitelerimizin etkisi genişliyor

Gururla ifade etmek isterim ki her geçen gün farklı sektörlerden yeni şirketler aramıza katılıyor. Yeni üyelerimizinde çalışma komite toplantılarında etkin şekilde yer almasıyla sürdürülebilirlik ekosistemine olan katkımızı artıracağımıza inanıyoruz. Çeşitlilik, derneğimizin sektörel alandaki ihtiyaçları daha net şekilde görmesine, kapsamlı analiz yapmasına ve etkili çözümler üretmesini sağlayacaktır. Üyeler, mevcut projelere yeni perspektifler getirirken, ortak hedeflere ulaşmak için iş birliği önemli bir ivme kazandıracaktır. Haziran ayında yapmış olduğumuz "ERTA Sürdürülebilirlik Güvence – Denetim Rehberi”, Global İlişkiler ve Mevzuat Çalışma Komitesi çalışmalarının bir ürünüdür. Önümüzdeki dönemde bir diğer önemli yayın olarak “Kurumsal Raporlamalarda Hukuk ve Uyum Perspektifi” çalışmalarını sizlere sunacağız. Çalışma komitelerimizin şirketlerimize önemli destek sağlayacak olan bu derece nitelikli çalışmalara imza atması bizleri çok mutlu ediyor.

ERTA Olarak Yarattığımız Değer

  • ERTA- Yatırım Ortamının İyileştirilmesi ve Finansmana Erişimde ÇSY Entegrasyonu webinarı, 2 Nisan 2024 tarihinde gerçekleşti.
  • ERTA kurucu üyesi denetim şirketleri; Centrum Türkiye, Deloitte Türkiye, EY Türkiye, Forvis Mazars Türkiye, KPMG Türkiye ve PwC Türkiye şirketlerinin ortak çalışması olarak hazırlanan "ERTA Sürdürülebilirlik Güvence Denetim Rehberi", 5 Haziran Dünya Çevre Günü’nde düzenlenen lansman toplantısıyla paylaşıldı.
  • Yönetim Kurulu Başkanımız Prof. Dr. Güler Aras, 21-22 Mayıs 2024 tarihlerinde gerçekleşen HBR Türkiye Zirvesi 2024’te “Sürdürülebilir Geleceğin İnşası başlıklı oturumda yer aldı.
  • Türkiye Muhasebe Uzmanları Derneği (TMUD) tarafından 10 Mayıs 2024 tarihinde düzenlenen “XI. Türkiye Muhasebe Uzmanlığı Kongresi”nde konuk konuşmacı olarak yer aldık.
  • Yıldız Teknik Üniversitesi Finans Kurumsal Yönetim ve Sürdürülebilirlik Merkezi (CFGS) tarafından 24 Nisan 2024 tarihinde, Yuvam Dünya Derneği ve YTU SDG Student Hub iş birliğiyle düzenlenen “Sürdürülebilir Bir Dünya için Bugünü Şekillendir: Dönüşümün Lideri Olmaya Hazır mısın?” etkinliğine katılım gösterdik.  
  • ERTA Kurumsal Yönetim Çalışma Komite toplantısını 14 Mayıs 2024’te gerçekleştirdik.
  • ERTA Sürdürülebilir Finans Komite toplantısını 15 Mayıs 2024 tarihinde gerçekleştirdik.
  • Yönetim Kurulu Başkanımız Prof. Dr. Güler Aras, Fortune Türkiye dergisinin mayıs sayısında verdiği röportajda sürdürülebilirlik gündemine ilişkin görüşlerini paylaştı.
  • “Sürdürülebilirlikte oyunun kuralları yeniden yazılıyor” ve “Sürdürülebilir Finans Ekosisteminin Odağı: Taksonomi” başlıklı yazımızla Prof. Dr. Güler Aras’ın  Ekonomi Gazetesi’ndeki köşesinde yayınlandı.  

Paydaş ve üyelerimizle birlikte değer yaratan çalışmalara imza atmanın haklı gururunu taşırken, bizi kuvvetlendiren yeni üyelerimiz; Anadolu Bank, BioTrend, Defacto, Koton, Letven Capital, TAV Havalimanları, Türk Tuborg, Yatırım Finans ve Doğuş GYO’ya aramıza hoş geldiniz diyor, birlikte değer yaratan nice çalışmalara imza atmayı diliyorum.

 
Bu içeriği paylaşın;