Entegre Raporlama Türkiye
Konuk Yazar’ın Mesajı
Çok Sevgili ERTA Üyelerimiz ve Kıymetli Paydaşlarımız,
Dünya genelinde artan nüfus, tüketim taleplerinin yukarı ivmelenmesi, hammaddeye erişimde yaşanan darboğazlar ve çevresel tehditlerin belirginleşmesi, üretim ve tüketim alışkanlıklarımızı yeniden şekillendirmemiz gerektiğini bizlere söylüyor. Daha sürdürülebilir ve çevre dostu bir gelecek için harekete geçmek zorundayız. Sürdürülebilir üretim metodlarını, alternatif enerji üretimini ve kullanımını, sürdürülebilir hammaddeleri süreçlerimize entegre etmek için yol haritalarımızı sürekli çalışmamız gereken yeni bir dönemdeyiz. Son dönemde hayata geçen regülasyonlar, yeni ticari çerçeveler ve raporlama standartları ise bize yol gösterici ve hızlandırıcı.
Özellikle sanayide yeşil dönüşüm, giderek daha fazla ajandalarda yerini buluyor. Bu dönüşüm, sadece çevresel sürdürülebilirliği sağlamakla kalmıyor, aynı zamanda ticari sürdürülebilirliği destekliyor ve toplumun geneli için fayda sunuyor. Türkiye, yeşil dönüşüm sürecinde büyük potansiyele sahip ve bu potansiyeli gerçekleştirmek için hepimizin çok sıkı çalışması şart.
Sürdürülebilir dönüşüm, birlikte hareket etmemiz gereken ve birbirimizden öğrendiğimiz bir yolculuk. Bu dönüşüm yolculuğunda ise teknoloji ve inovasyon yeni bir döneme geçişin imkanını sunuyor. Kamu, özel sektör ve sivil toplum kuruluşlarının işbirliği ve hatta birlikte teknoloji ve inovasyon geliştirmeleri yeşil dönüşümün hızını artıracak. Yeşil dönüşümü teşvik eden politikalar ve bu alanda yapılan yasal düzenlemeler dönüşümde kritik ve özel sektör temsilcilerinin yakın takip ettiği konular. Bu zincir yapının önemli aktörlerinden biri de sivil toplum kuruluşları. STK’lar toplumsal farkındalık oluşturma ve sürdürülebilirlik projelerine verdikleri aktif destek ile biz özel sektör oyuncuları için itici bir güç oluşturuyor.
Bir diğer önemli hızlandırıcı madde ise şeffaf iletişim. Şirketler ve kurumların, sürdürülebilirlik hedeflerine ulaşma yolunda attıkları adımları ve elde ettikleri ilerlemeleri paylaşmaları ile tüm ekosistemin öğrenme hızı artabilir. Diğer yandan bu iletişim, paydaşların, müşterilerin ve genel kamuoyunun doğru bilgilendirilmesine hizmet ediyor. Şeffaf iletişim, sorumluluk bilincini artırırken, olası sorunların veya zorlukların erken tespit edilip çözüme kavuşturulmasını kolaylaştırıyor. Sanırım şeffaf iletişimin en önemli unsuru da “Green Washing”in (yeşil aklama) önüne geçilmesine olanak tanıması. Ancak, “Greenhushing (Yeşil Sükunet)” olarak adlandırılan, yapılan iyi ve doğru çalışmaları anlatmama, şirketlerin mercek altına alınmaktan kaçınmak için sessiz kalma eğiliminden de mutlaka kaçınılmalıdır. Başarılı uygulamalar ve doğru çalışmalar mutlaka yüksek sesle dile getirilmelidir.
İşte sürdürülebilirlik raporlama standartlarının ve bağımsız denetimin önemi de burada başlıyor diyebiliriz. Bağımsız denetçilerle, ilerlemenin uluslarası standartlara uygun, takip edilebilir ve ölçülebilir anlatımı ile ancak rotamızın doğruluğundan emin olabiliriz. Sürdürülebilirlik raporlaması, şirketlerin çevresel, sosyal ve yönetişim (ESG) performanslarını şeffaf bir şekilde belgelemeleri ve paydaşlarıyla paylaşmaları açısından kritik öneme sahiptir. Bu raporlamalar, şirketlerin sürdürülebilirlik hedeflerine nasıl ulaştıklarını, hangi zorluklarla karşılaştıklarını ve bu süreçte elde ettikleri sonuçları detaylı bir şekilde ortaya koyar. Sürdürülebilirlik raporlaması, paydaşların özellikle yatırımcıların ve müşterilerin, şirketin sürdürülebilirlik performansı hakkında bilinçli kararlar vermesine yardımcı olur ve aynı zamanda şirketin itibarını ve güvenilirliğini artırır.
Ne güzel ki bugün geldiğimiz raporlama standartlarında artık çevresel konuların finansal karşılığını hesaplar durumdayız ve risklerle fırsatları belirliyoruz. Tüm bu veriler, şirketlerimizin uzun dönem stratejilerine olumlu etki edecek kararlara girdiler sağlıyor. Diyebiliriz ki sürdürülebilirliğin, bir şirketin geleceğine ve dolayısı ile stratejisine, hesap edilebilir veriler ile destek sağlaması, sürdürülebilirlik konularının kendine doğru bir yer bulmasına olanak tanıyor.
Kordsa'da Sürdürülebilirlik Yaklaşımı
Kordsa, Dünya’nın çok çeşitli coğrafyalarına, birbirinden farklı güçlendirme teknolojileri sunan ve borsaya kote bir şirket. Halka açık olmanın verdiği sorumlulukla her yıl raporlama standartlarına uygun olarak faaliyet raporumuzu ve finansallarımızı yayınlıyoruz. Bunun yanısıra 2014 yılından bu yana, GRI uyumlu Sürdürülebilirlik raporlaması yapmakta ve paydaşlarımızla tüm ilerlemelerimizi paylaşmaktayız. Sürdürülebilirlik önceliklerimizi belirlerken de tüm paydaşlarımızı sürece dahil ederek ilerliyoruz. 2016 yılından bu yana CDP raporlaması yaparak İklim Değişikliği ve Su Güvenliği konularında yaptığımız çalışmaları, hedeflerimizi ve stratejilerimizi şeffaf bir şekilde web sitemizde yayınlıyoruz. Bu raporlamaların şirketler üzerinde farkındalık sağladığını, bizleri bir adım ileri taşıdığını bilerek hareket ediyoruz.
Küresel bir güçlendirme markası olarak, farklı coğrafyalarda birer parçası olduğumuz topluma ve çevreye duyduğumuz sorumluluk ile değer zincirimiz içerisinde yer alan tüm operasyonlarımızı sürdürülebilirlik hedeflerimiz doğrultusunda yönetiyoruz. Geliştirdiğimiz lastik, inşaat güçlendirme ve kompozit teknolojileriyle kolay, güvenli, verimli ve sürdürülebilir bir dünya hedefimize doğru her adımımızı tutkuyla atıyoruz.
Kordsa olarak sürdürülebilirlik anlayışımızın temelinde, üç ana iş alanımızda Ar-Ge ve teknoloji yatırımlarımızla büyüme, yetenekli insan kaynağımızın sürekli gelişimine destek olma, doğal kaynakları sorumlu kullanarak ve toplumsal gelişim projelerimiz aracılığıyla tüm kilit paydaşlarımız ve toplumumuz için sürdürülebilir değer yaratma hedefleri yer alıyor. Faaliyet gösterdiğimiz tüm coğrafyalarda, operasyonlarımızı regülasyonlara ve Kordsa’nın etik değerlerine uyumlu olarak ve tüm çalışanlarımıza yaygınlaştırdığımız sosyal ve çevresel sorumluluk bilincimizle yürütüyoruz.
Uzmanlığımız ve yenilikçi yaklaşımımız sayesinde bugünün ve geleceğin dünyasını daha sürdürülebilir bir hale dönüştürmeye katkıda bulunuyoruz. Lastiklerin yuvarlanma direncini azaltarak yakıt tüketimini azaltıyor, kompozit teknolojilerimizle hafif araçların üretilmesine yardımcı oluyor, sürdürülebilir bina projeleri için inşaat güçlendirme teknolojileri sağlıyoruz. Bilim ve inovasyon, sürdürülebilir iş modelimizin merkezinde yer almaya devam ediyor.
Kordsa sürdürülebilirlik hedefleri ve yol haritasına yönelik izleme ve değerlendirmeler çeyrek bazlı olarak Kordsa Yürütme Kurulu tarafından gerçekleştiriliyor. Kordsa’da oluşturulmuş olan Sürdürülebilirlik Çalışma Grupları, sürdürülebilirlik hedeflerine ulaşılması için yol haritalarını oluşturmak, bu kapsamda belirlenmiş faaliyet planlarının izlenmesi ve takibinin yapılması görevlerini yerine getirir. Bu kapsamda sürdürülebilir istihdam, sürdürülebilir üretim, sürdürülebilir ürünler, sürdürülebilir tedarik zinciri ve toplumsal gelişim çalışma grupları, çalışmalarını düzenli olarak devam ettirmekte ve hedeflerini her çeyrekte bir araya gelerek takip etmektedir.
Bugün, yaşamın her alanını güçlendirmenin mutluluğunu yaşarken, günlük hayatı hem bizim hem de sevdiklerimiz için daha yaşanılır, daha kolay ve daha güvenli hale getirme vizyonuyla çalışmalarımızı sürdürüyoruz.