Konuk Yazar’ın Mesajı

Öncelikle Entegre Raporlama Derneği Türkiye’yi başarılı savunuculuğu, değer yaratan çalışmaları ve ulusal/uluslarası etkin katılımı ile geride bıraktığı başarılı yılı için tebrik etmek isterim. ERTA’nın tüm bu faaliyetleri ve Türkiye'de entegre raporlamanın her gün daha da artan oranda benimsenmesi, entegre düşünce ve raporlama yolu ile değer yaratmanın, toplum ve iş modellerinde uzun vadeli başarıya olan katkısının en güzel kanıtıdır.

ERTA'nın özverili çabalarının ardındaki enerji; Değer Raporlama Vakfı (Value Reporting Foundation-VRF)'nın küresel olarak kabul edilen kapsamlı bir kurumsal raporlama düzenini oluşturmaya destek olma taahhüdü ile eşleştirilebilir.

2021 kurumsal raporlama ekosistemi için dönüşüm yılı oldu ve nihai hedefe artık çok yaklaştığımıza inanıyoruz.

Yakın zamanlı gelişmeleri incelemek gerekirse; tanık olduğumuz ilk önemli gelişme, çevresel, sosyal ve yönetişim (ESG) faktörlerini iş ve yatırım karar alma süreçlerine entegre etme ihtiyacının dünya çapında artan bir şekilde kabul görmesidir – bu ihtiyaç en etkili şekilde, Kasım 2021'de gerçekleştirilen COP 26'da iş ve yatırımcı toplulukları tarafından verilen taahhütlerde ortaya çıkmıştır. Bu gelişme; entegrasyonun norm olduğu bir dünyaya geçişi basitleştirmek için piyasaya kapsamlı bir araç seti (çerçeveler, standartlar ve rehberlik) sunmamız gerektiği anlamına gelmektedir. ERTA bu açıdan temel olarak çok önemli bir rol oynamaktadır. Küresel düzeyde ise, 2021’de IIRC ve SASB’nin Değer Raporlama Vakfı altında birleşmesi, bize 21. yüzyılda “değer yaratma, koruma ve erozyon” konularında iletişim kurmanın temeli olacak üç tamamlayıcı kaynak (Entegre Raporlama Çerçevesi, Entegre Düşünme İlkeleri ve SASB Standartları) sunma imkanı sağlamaktadır.

İkinci önemli gelişme; Profesör Mervyn King'in kamu yararı için çerçeve ve standart geliştirici kuruluşların birbirleriyle ‘işbirliği’ yapmaktan ziyade ‘rekabet etme’ izlenimi veren ve ‘ahlaki öfke' olarak adlandırdığı konuyla da ilişkili olarak, kurumsal raporlama ortamında konsolidasyona olan talepin artmasıdır.

Değer Raporlama Vakfı’nın kurulması, bu daha geniş kapsamlı konsolidasyonun ilk adımıdır. Uluslararası Finansal Raporlama Standartları (IFRS) Vakfı, önümüzdeki birkaç ay içinde, hem sermaye piyasalarının ihtiyaçlarına odaklanan küresel bir sürdürülebilirlik standartlarına temel oluşturacak, hem de finansal raporlama standartları ile sürdürülebilirlik açıklamaları arasındaki bağlantıya ulaşma fırsatı sağlayacak “Uluslararası Sürdürülebilirlik Standartları Kurulu (ISSB)’nin kuruluşunu açıkladı. “Entegre Raporlama Çerçevesi”, bu bağlantının sağlanmasında temel olacak bir dizi kavram ve yol gösterici ilke sağlamaktadır. Değer Raporlama Vakfı'nın (araçları, kaynakları ve çalışanları ile) İklim Beyanları Standartları Kurulu (Climate Disclosure Standards Board-CDSB) ile birlikte IFRS Vakfı altında birleştirileceğinin duyurusu, son on yılda tüm paydaşlarımızın yatırımlarını daha da güvence altına almaktadır.

Üçüncü önemli gelişme ise; düzenleyicilerin süreçte daha güçlü bir rol üstlenmesinin; küresel bir sistemde ihtiyaç duyulan karşılaştırılabilirliği ve tutarlılığı yönlendireceğinin anlaşılmasıdır. Menkul kıymetler düzenleyicileri için küresel bir kuruluş olan İOSCO bir süredir, sermaye piyasaları için ESG standartlarının geliştirilmesi ve benimsenmesinde kuruluş olarak rolünü değerlendirmektedir. İOSCO, 20 yıl önce küresel finansal raporlama standartlarının onaylanmasında üstlendiği role benzer bir rol alacak olursa; ISSB Sürdürülebilirlik Standartları çok hızlı bir ivme kazanacak, düzenleyiciler tarafından onayı çok daha hızlı olacaktır.

Dördüncü önemli gelişme; kapsamlı bir kurumsal raporlama sisteminin önemli bileşeni olan ve daha geniş paydaşların ihtiyaçlarını karşılayan raporlama standartlarının; daha verimli ve üretken sermaye tahsisini desteklemek için sermaye piyasaları için gerekli olan bilgi sistemi ile eşit derecede önemli bir rol oynadığının kabullenilmesidir. Bu nedenle VRF olarak, sermaye piyasaları için küresel sürdürülebilirlik standartlarının ve çoklu paydaşlar için (bölgesel ya da özel geliştirilmiş) standartların bir arada var olabileceği, global ve tek bir küresel raporlama formatının ve yapının benimsenmesinin çok zaruri olduğuna inanıyoruz.

Beşinci gelişme olarak; IFAC’in tanımlamasından; küresel olarak kabul edilen kapsamlı bir kurumsal raporlama sistemi oluşturmak için gerekli olan maddi olmayan varlıklar, güvence, dijitalleştirme ve çok disiplinli becerileri kapsayan daha geniş bir kurumsal raporlamayı yeni "ekosistem" olarak adlandırmasından bahsetmek yerinde olacaktır.

Yakın zamanlı yaşanan bu konsolidasyona ve hızlı değişime tanıklık ederken, eski bir atasözünü hatırlamamak elde değil; “Hızlı gitmek istiyorsan yalnız git; uzağa gitmek istiyorsan, birlikte!”.

Heyecan verici bir yıla daha başlarken, yol gösterici ilkelerimiz kapsayıcılık ve katılım olacaktır. Türkiye'nin, küresel olarak kabul edilen kapsamlı bir kurumsal raporlama sisteminin parçası olmak ve entegre düşünce/entegre raporlama uygulamalarını geliştirmekte üstlendiği rolü en etkin şekilde gerçekleştirmesini desteklemek üzere, ERTA ile değer yaratan çalışmalarımızın bu yıl da artarak devamını sabırsızlıkla bekliyoruz.